Ey Kardeşim!
Bil ki! Sohbetler peygamber mesleğidir. Hemen hemen bütün peygamberler kendilerine gelen vahyi öncelikle inananlara sohbet meclislerinde iletmişlerdir. Bu, son peygamber Hz. Muhammet Mustafa (sav) hayatında da böyle olmuştur. Kâbe de ayetleri açıklama ve anlatma imkânı bulamayan efendimiz, Erkam (ra) adındaki sahabenin evinde, sohbet meclislerinde Allah’ın (cc) ayetlerini sahabeye bildirmiştir. Ve bu sohbet meclisi İslam tarihinde “Dar’ül Erkam” Erkam’ın evi adıyla şöhret bulmuştur. Sen Peygamberimizin (sav) davranış biçimine dikkat et. Ve seninde bir “Dar’ül Erkam’ın” mutlaka olsun.
Ey Kardeşim!
Şunu aklından çıkarma ki! Sohbet meclisleri; ilim meclisleri, zikir meclisleri ve fikir meclisleridir. Bunlardan da öte muhabbeti-Muhammedi (sav) meclisleridir. Muhabbetullah meclisleridir. Aşk meclisleridir. Sen aşk meclislerinde olmak istemez misin? Öyleyse bulunduğun ortamları Allah (cc), Muhammet (sav) aşkı ve sevdası meclisleri haline getir. Sakın oralardan uzak kalma ve âşık ol.
Ey Kardeşim!
Mahallende ve kentinde sohbet meclisleri oluştururken gönlünü ve gönül meclislerini unutmayasın. Hani anlatılır; “Gül suya âşık olduğunu ilan eder. Su da Güle âşık olduğunu söyler. Bir zaman sonra Gül hasta olur sararır ve solmaya başlar. Hekime götürürler Gülü. Sorulur hekime nedeni nedir hastalığın! Hekimin cevabı ilginçtir; “Susuz kalmış Gül” der.” Ve sen güzel kardeşim! Âşık kardeşim! Ne haldesin kendini hele bir yokla! A-bı hayat olan Muhammedi (sav) su ile gülünü (kalbini ve gönlünü) suluyor musun? Su vermeyi unutma!
Ey Kardeşim!
Peygamberi biçimde ki sohbet meclisleri arınma ve bilgilenme meclisleridir. Ve sohbet meclisleri bir kaledir. Buralarda öğrendiğimiz Kur’an-ı kerim ayetleri, Hadisi-şerifler ve diğer İslami bilgiler; kalbimizi tezkiye eden, imanımızı koruyan ve onun şeytan ve dostları tarafından çalınmasını engelleyen birer asker hükmündedir. Ancak kalenin düşmanlar tarafından alınmaması için devamlı nöbet tutmak şarttır. Sohbet meclislerinin nöbeti ise sohbetlere devam etmektir. Sen nöbetini aksatmıyorsun değil mi?
Ey Kardeşim!
İlim, zikir ve fikir erdemli insanlarda bulunan özellikleridir. Erdemli insanların bulundukları meclislerde meleklerde bulunur. Efendimiz (sav) buyuruyor ki; “Bir topluluk Allah Teâlâ’yı zikretmek için oturdukları zaman, melekler onları kuşatır, rahmet onları sarar ve Allah Teâlâ onları mele-i a’laya (kendi yanındaki) meleklere anlatır.” Allah (cc) bizi de anlatsın. Davut’un (as) şu dileğini de unutma; “Allah’ım! Seni ananların meclisinden geçip gafillerin meclisine gittiğimi görürsen, oraya varmadan önce bacaklarımı kır ve beni yolda bırak. Bunu yaparsan, bana ihsanda bulunmuş olursun.” Şimdi sen erdemlilerden ol sakın gafillerden olma.
Ey Kardeşim!
Dünya endişesi ve çok mala sahip olma kaygısı seni sohbetlerden ve İslami çalışmalardan alıkoymasın. Bu konuda peygamberimiz (sav) şöyle buyururlar;”Bir kimse sabahladığı zaman, en büyük düşüncesi dünya ise, bu kimsenin Allah’ın (cc) yanında hiçbir değeri yoktur ve Allah (cc), dört şeyi bu kimsenin kalbine musallat eder. Bu şeyler bitmeyen endişe, bitmeyen gaile, bitmeyen fakirlik korkusu ve bitmeyen arzu ve emellerdir.” Öyleyse seni dünya hayatı meşgul etmesin. Sohbet meclislerinde ol! Çünkü kalp huzuru oralardadır.